Sınav kaygısı nedir?
İster Türkiye’de ister başka ülkelerde yaşıyor olalım, hepimiz küçük yaşlardan itibaren gerek akademik alanda gerek günlük hayatta, çeşitli ölçme ve değerlendirmelerden geçeriz. Ancak ülkemizde akademik alanlardaki ölçme ve değerlendirmeler eğitim sistemimizde önemli bir yer tutmaktadır. Sınavlar ilkokul çağından itibaren hayatımızdadır ve ilerleyen yıllarda lise- üniversite seçimi, meslek- kariyer belirlenmesi gibi gelecek yaşantısını belirlemede ölçüt olarak kullanılmaktadır. Sınavların bu şekilde bir değerlendirme aracı olması hem çocuk- genç üzerinde hem de aile üzerinde ciddi bir stres kaynağıdır.
Sınav kaygısı;
- Sınav veya benzeri bir değerlendirme aracı durumunda ortaya çıkan,
- Algılanan tehdit seviyesine göre şiddeti değişiklik gösteren,
- Kişinin gerçek performansını ortaya koymasını engelleyen,
- Olumsuz sonuç alma- başarısızlık ile ilgili endişeler ve gerginlik- huzursuzluk hali olumsuz duyguların yaşanması olarak tanımlanabilir.
Sınav kaygısı ayrı bir tanı kategorisinde yer almamakla birlikte; kaygı bozukluklarının alt tiplerinin özelliklerini taşıdığı ancak tek başına bir bozukluğun kriterlerini karşılamadığı belirtilmiştir. Klinikte sınav kaygısını performans kaygısının bir çeşidi olarak değerlendirebiliriz.
Sınav kaygısı diğer tüm kaygılarda olduğu gibi normal ve yaşanması gereken bir duygudur.
Sınav kaygısının varlığı belirli bir miktarda olduğunda koruyucudur, kişinin motivasyonunda artma, dikkati ve çalışmayı hedeflenen alana yönlendirmeyi sağlama gibi olumlu etkiler sağlar. Bunu şu benzetme ile açıklayabiliriz; sınavı ormanda karşımıza çıkan bir aslana benzetecek olursak, aslanla karşılaştığımızda korkmamız ve endişelenmemiz doğaldır ve yaşanması gereken duygulardır, bu duygular bizi uyararak kaçmamızı/ saklanmamızı sağlar ve kendimizi korumuş oluruz. Tersine bu duyguların hiç yaşanmaması normal dışı bir durumdur ve zarar görmemize neden olabilir.
Sınavı da aynı bu şekilde düşünebiliriz; sınav karşısında belli bir seviyede endişe yaşamamız bizleri, çalışma konusunda motive edicidir ve işlevselliğimizi arttırır, tersine hiç endişemiz olmadığında çalışma motivasyonumuz düşer ve başarılı sonuç elde etme ihtimalimiz azalır. Ancak tersine kaygımız fazla olursa kendimizi bir nevi hasta gibi hissederiz ve gerçekte göstereceğimiz başarıyı gösteremeyebiliriz.
Sınav kaygısının sebepleri nelerdir?
Günümüzde yapılan çalışmalarda sınav kaygısını etkileyen faktörler arasında;
- yaş,
- cinsiyet,
- kültürel farklılıklar,
- çocuk veya ergenin mizacı,
- ailenin sosyoekonomik durumu,
- sınava verilen önem,
- çocuk veya ergenin çalışma becerileri,
- çocuk veya ergenin akademik performansı ve okul başarısı,
- ebeveyn ve öğretmenlerin tutumları,
- okula bağlanma stilleri,
- eşlik eden psikiyatrik hastalıklar,
- psikolojik dayanıklılık gibi etkenler olduğu belirtilmiştir.
Ebeveyn tutumları incelendiğinde; çocuklarına karşı aşırı koruyucu, otorite, reddedici gibi olumsuz tutumlara sahip olmalarının sınav kaygısını arttırabileceği gösterilmiştir.
Benzer şekilde hem ebeveynlerden hem de öğretmenlerden kaynaklanabilen geleceğe yönelik baskılar, akranlar ile karşılaştırmalar, yüksek başarı beklentisi gibi faktörlerin sınav kaygısını tetikleyebileceği belirtilmiştir.
Eşlik edebilen ruhsal hastalıkları incelendiğinde; Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu olan bireylerde sınav kaygısının daha fazla yaşanabildiği, öğrenme güçlüğü olan bireylerde daha yüksek seviyede kaygı düzeylerinin olabildiği çalışmalarda gösterilmiştir.
Bu nedenlerden dolayı sınav kaygısının yarattığı dikkat ve öğrenme problemlerinden bahsederken, aynı zamanda altta yatan sebepler arasında olabileceği de göz ardı edilmemelidir.
Çocuğumda sınav kaygısı olduğunu nasıl anlarım?
- Sınav kaygısı diğer kaygı tiplerinde de olduğu gibi duygusal, bedensel, davranışsal belirtiler ile kendini gösterebilir.
- Endişeli-rahatsız edici düşünceler ve hisler
- Bedensel tepkiler
- Davranışsal değişiklikler
- Endişe, başarısızlık korkusu, bireyin kendine yönelik eleştireler düşünceleri ve düşük benlik saygısı, öfke, çaresizlik, yetersizlik gerginlik ve huzursuzluk duyguları gözlenebilir.
- Sınav sırasında veya öncesinde dikkat ve konsantrasyon problemleri, soruları anlamada güçlük yaşanabilir.
- Bedenin gereğinden fazla uyarılmasına bağlı kalbin hızlı çarpması, karın ağrısı, mide bulantısı, baş ağrısı, baş dönmesi, bayılma hissi gibi fiziksel belirtiler oluşabilir.
- Bireyin kaygıdan kaçınmak için kalemle oynama, odanın etrafına bakma, tırnak yeme gibi davranışlar gözlenebilir.
- Ders çalışmayı, sınav ile ilgili konuşmayı erteleme ve kaçınma davranışları gözlenebilir.
Bahsettiğimiz belirtiler her çocukta kendini farklı şekillerde gösterir; bir çocuk sadece sınav anında problemler yaşayabilirken, bir diğeri sınavdan önceki günlerde problemler yaşayabilir. Veya bir çocuk başarısızlık korkusu nedeniyle ders çalışmaktan tamamen kaçınıyor, diğer biri ise çalışabilse de çalışma düzeni ve saatleri yeterli gelmiyor veya uygun çalışsa da sınav anında performansını gösteremiyor olabilir.
Ebeveynler ve öğretmenler uyku ve beslenme bozuklukları, bedensel şikayetler, sözel olarak dile getirilen kaygı ifadeleri ve başarısızlık korkusu, ev içi ve ev dışı ortamlarda geri çekilme, okula gitme direnci, okul hakkında olumsuz düşünceler, akademik başarıda düşüklük gibi belirtiler açısından dikkatli olmalıdır.
Sınav kaygısı ne zaman bir sorun haline gelir?
Daha önce de bahsettiğimiz gibi kaygı her zaman bir sorun değildir, aksine belirli bir düzeydeki kaygı yaşanması gereken bir duygudur ve koruyucu işlevi vardır, bizleri olumlu etkiler.
Ancak kaygının optimal düzeyin üstüne çıkması ve bu durumda daha önceki bölümlerde bahsettiğimiz şikayetlere yol açması çocuk veya gencin akademik performansında düşüklüğe neden olabilir.
Sınav ile ilgili kaygının;
- Yaşamın diğer alanlarına da yansıyan ve gün boyu devam eden huzursuzluk-gerginlik haline gelmesi,
- Uyku-iştah düzensizlikleri, dikkat-konsantrasyon problemleri, mutsuzluk- isteksizlik gibi duygular, sosyal ilişkilerde bozulma gibi belirtilerin eşlik etmesi,
- Çeşitli takıntıların eşlik etmeye başlaması (düzen, kontrol etme ve tekrar yapma, temizlik, simetri vb. diğer alanlarda)
- Ve daha önceki bölümlerde belirttiğimiz duygusal, fiziksel, davranışsal belirtiler ile bireyin günlük yaşam, sosyal ve akademik yaşam alanlarında işlevsellik kaybına yol açtığı durumlarda en yakın zamanda Çocuk ve Ergen Psikiyatri Uzmanı tarafından değerlendirilme yapılması önerilmektedir.
Sınav kaygısı için ne yapmalıyız?
Sınav kaygısında; çocuk ve gençler diğer kaygılarda olduğu gibi kaygı ile baş etme becerilerinden yararlanılabilir.
Ayrıca aileler ve öğretmenlerin tutumları konusunda dikkat edeceği noktalardan aşağıda bahsedilmiştir, ancak erişkinler bilmelidir ki çocuklarını sakinleştirebilmeleri için kendilerinin de sakin olması gerekmektedir.
- Beklenti düzeyinin gerçekçi tutulması gerek aileler gerek öğretmenler tarafından yüksek beklenti konusunda baskı yapılmaması önemlidir. Ara ara olan başarısızlıkların normal sürecin parçası olduğunun anlatılması, sınav sonucunun çocuğa olan sevginizi etkilemediği anlatılmalıdır.
- Başarılı olduğu durumlardaki olumlu geri bildirimi arttırmak, başarısız olduğunda bunun yaşanabilecek bir durum olduğunu söylemek, uygun şekilde geri bildirim vermek, bunun ardından üzerinde fazla durmamak faydalı olabilir. Aşırı genelleme (bir sınavda başarısız oldum, tüm sınavlarda başarısız olacağım, istediğim liseyi kazanmayacağım...) veya başarılı olduğunda bunu önemsiz görme (zaten sınav çok kolaydı, herkes çok iyi yaptı, ben önemli bir başarı elde etmedim... gibi) olumsuz düşünce yapılarının belirlenerek, bu konularda gerçekçi düşünceler ile desteklemek
- Başarısız olduğu konularda ona örnek olmak, nasıl başa çıkılabileceğini göstermek, olumsuz duygular ile geri çekilmek yerine alternatif çözümler üretmesini sağlamak (bu konuda çalışmalısın veya ek ders almalısın demek yerine kendisinin alternatif çözümler üretmesini desteklemek), sorunlar ile baş etmede çözümler üretmesini sağlayacaktır.
- Sınav süreci ile ilgili;
- Sınava hazırlanma sürecinde; beslenme ve uyku alışkanlıklarının düzenlenmesi, çocuk ve gence keyif veren aktivitelere uygun zaman ayırılması, çalışma düzeninde zaman planlaması yapılması (sınav hazırlığının son güne ertelenmemesi... gibi)
- Sınav sırasında; olumsuz düşüncelerin yaşandığı durumda, sınavda kendisi için daha kolay olan sorulardan başlama, nefes ve gevşeme egzersizlerinden yararlanma
- Sınavdan sonra; çocuk ve genci mutlu edeni keyif veren aktivitelerin yapılması, bunun ardından eksikler üzerine düşünme ve planlamanın yapılması; dikkat edilebilecek noktalardandır.